Hollanda’nın altyapısı, dünyanın en iyileri arasında yer
almaktadır. Su bağlantıları, karayolları, demiryolları, limanları, havalimanları,
dijital ağları ve santralleri oldukça gelişmiş durumdadır.
Hollanda dijital bir öncüdür. Avrupa’da dijital altyapı
alanında önderler arasındadır. Dijital altyapısı büyük, hızla genişleyen
internet ekonomisinin itici gücüdür ve Hollanda’nın gelecekteki ekonomik
durumunu da oldukça etkilemektedir. Dijital altyapı hem internet ekonomisini
hem de dijital toplum üzerinde etkilerini ortaya koyduğu için Hollandalıların
dijital büyümede başarılı bir toplum olduğunu ve bundan büyük kar elde ettiğini
göstermektedir. Dijital Altyapı, küresel
şirketlerin AB'ye hizmet etmek için Hollanda’da yer almaları da küresel Pazar için
için önemli bir itici güçtür.
Ağ bağlantıları, merkezi konumu ve sağladığı altyapı avantajlarıyla birçok şirket Avrupa’da yer seçmek için Hollanda’yı tercih etmektedir. Hollanda, Avrupa ve internete açılan kapı olarak dünyanın en iyi teknoloji ve İnternet şirketlerine ev sahipliği yapmaktadır. Örneğin Google Delfzijle’de bulunan bir veri merkezine 600 milyon Euro yatırım yapmıştır (NFIA, NRC website; Parool website, 2014). 2011’de IBM Softlayer Avrupa genel merkezi olarak Hollanda’yı seçmiştir. Büyük bir veri merkezi kurarak 100 miyon Euro’nun üzerinde yatırım yapmıştır.
Görsel Kaynağı: https://nlnet.nl/project/digitalmainport/DriverForTheOnlineEcosystem.pdf
Dünyanın önde gelen internet borsalarından AMS-IX’e ev
sahipliğini yapmaktadır. AMS-IX dünyanın en büyük internet değişim noktası
olmaya devam etmektedir. Bu konuda Avrupa’nın seçkinleri arasındadır. Dijital altyapısı, %98 hızlı geniş bant
kapsamında %99 4G kapsama alanı sunmaktadır. Geniş kapsama alanı ile birlikte
dünyada ve AB’de gecikme oranı açısından en düşük orana sahiptir. Nesnelerin
interneti, büyük veri alanlarında AB ve ABD ortalamasının üzerindedir. Bu
özellikleriyle birlikte Hollanda Avrupa’nın IT (Bilişim Teknolojileri) deltası
haline gelmektedir. Uluslararası anlamda, işletmeler ve araştırmacılar için
çekici bir yer olurken, istihdam olanaklarıyla birlikte büyüme de
yaratmaktadır. Hollanda Dijital gündemi Hollanda ekonomisinin daha fazla
dijitalleşmesini teşvik etmektedir. Eğitim, altyapı, güvenlik, endüstri,
enerji, sağlık gibi alanlarda dijitalleşme gittikçe artmaktadır.
Hollanda’nın telekomünikasyon sistemi 1989’da Hükümet tarafından özelleştirilmeye başlanmıştır. 1999 yılında Hollanda’da 70 internet servis sağlayıcısı yer almaktaydı. Avrupa’da üçüncü nesil mobil iletişim sistemlerini kullanmaya başlayan ilk toplum olarak bilinmektedir. İletişim için; 5 adet su altı kablosuna, uydu yayınlarını alan 3 yer istasyonuna ve 2 iletişim uydusuna sahiptir. Mevcutta yer alan iletişim kablolarının fiber optik kablolara dönüştürme çalışmaları da devam etmektedir.
Amsterdam’da Bir Altyapı Çalışması –
Saadet Gökmen Arşivi
Hollanda’nın bilgi ve iletişim teknolojilerindeki yerine dair
sayılarla bir bilgilendirme yapılabilir. 2010 yılından bu yana BİT (Bilgi ve
İletişim Teknolojileri) ’e yapılan yatırımlar artmaya devam etmektedir. BİT ’in
iş dünyasındaki ekonomik büyümeye katkısı en az %25 oranındadır. Hollanda
internet ekonomisinin GSYİH’nın%5,3’ü olduğu ve yılda %9 artış gösterdiği de
tahmin edilmektedir. Hollanda’da 70.000 tane BİT şirketi bulunmaktadır. BİT sektörü
için 47 milyar Euro harcama yapılmaktadır. Yazılım, yeni medya, bulut
hizmetleri ve oyunlara 23 milyar Euro yatırım yapılmaktadır. Sadece 2015
yılında 7800 yeni BİT şirketi açılmıştır. BİT alanında 28,5 milyar Euro
değerinde ihracat yapılırken, 50 milyon Euro değerinde ithalat yapılmıştır. Hollandalı
şirketlerin %24’ü online satış yapmaktadır ve neredeyse şirketlerin %100’ünün
internete erişimi vardır. Tüm çalışanların içinde %4’lük bir orana sahip
356.000 kişi BIT alanında çalışmaktadır. Sektördeki istihdam oranı yılda
ortalama %8 büyüyerek 5 yıl içinde 3000 den fazla iş oluşturduğu anlamına
geliyor. Hanelerin %97’sinin internete erişimi bulunmaktadır ve yüksek hızlı
internet kapsamı neredeyse %100’dür. Hollanda halkının %70’i 12 yıldan fazladır
online alışveriş yapmaktadır. 10 milyondan fazla Hollandalı ise alışverişlerini
internet bankacılığı üzerinden online olarak ödemektedir. 23 milyon cep
telefonu bağlantısı yer alırken, Hollanda halkının %73’ünün bir veya birkaç
telefonu vardır. Hollanda Dijital Ekonomi ve Toplum Endeksinde küresel çapta
2.sırada yer almaktadır.
Hollanda ayrıca enerji kaynakları için gelişmiş bir sisteme
sahiptir. 2013 yılında hayata geçirilen Sürdürülebilir Büyüme için Enerji Anlaşması
(Energy Agreement for Sustainable Growth) enerji sektörünün geçişinde önemli
ilerleme kaydetmesini sağlamıştır. Bu anlaşma ile fosil yakıtların kullanımı
azaltılacak, merkezi olmayan ve sürdürülebilir yerel enerjinin giderek daha
esnek bir şekilde arzı artırılacaktır. Hükümetin Sürdürülebilir Büyüme İçin
Enerji Anlaşmasını işverenler, sendikalar ve çevre örgütleri dahil 40 grupla
yapması da hedefleri özetlemektedir.
1990-2015 döneminde Hollanda enerji tüketimi %12 artmıştır.
2005 ve 2006 yıllarına kadar olan dönemde doğalgaz ve petrol ürünlerinin
yoğunlaştığı bilinmektedir. Kömür esas olarak elektrik üretimi için
kullanılırken; doğalgaz elektrik üretimi, ısınma, ulaşım vb. gibi alanlarda
kullanılmıştır. Doğalgaz tüketimi 2010’dan bu yana düşüş göstermektedir ve
bunun sebebi daha ılıman kışların yaşanmasıyla ısınmadan kaynaklı tüketimin
azalmasıyla açıklanmıştır. Ayrıca doğal gazın elektrik üretimine katkısı da
azalmıştır. 2013-2015 yıllarında 3 yeni kömürlü termik santralin devreye
girmesiyle kömür kullanımı da üçte bir oranında artmıştır. 1990 yılından
itibaren sanayide doğalgazın kullanımı yaklaşık %20 oranında azalırken, petrol
ve petrol ürünleri kullanımı yaklaşık %40 oranında artmıştır. 2010 yılından
itibaren de petrol tüketimi 1990 yıllarının sonlarındaki seviyeye gerilemiştir.
Enerjinin hammadde olarak kullanılması da neredeyse %30 oranında artmıştır.
2016 yılında toplam enerji kullanımında %8 oranıyla gıda-tütün, %4 oranıyla
demir-çelik, %2 oranıyla kağıt-baskı sektörleri yer almıştır.
Hollanda’da enerjinin ana kullanıcısı sanayi sektörüdür.
Toplam enerjinin yaklaşık %35’ini sanayi şirketleri kullanmaktadır. 2016’da
endüstriyel kullanımın %75’i kimya ve eczacılık endüstrisine aittir. Ulaşımdan
kaynaklı enerji tüketimi ise 1990-2016 döneminde %23 oranında artış gösterirken;
tüketimin %45’i özel otomobillere, %25’i ticari araçlara aittir. 2009-2014
yıllarında tüketim azalsa da 2015 yılından beri yeniden yükselmeye başlamıştır.
Bu yükselişin ana kullanıcısı ise deniz taşımacılığı olmuştur. Bir diğer
enerjiyi kullanan sektör ise hizmet sektörüdür. Hizmet sektöründe enerji
tüketimi, 1990-2016 yılları arasında artış göstererek 1990 yılına göre %30
artmıştır. Tarım sektöründe ise 1990 yılına göre %5 azalma gerçekleşmiştir.
Yenilenebilir enerji kullanımı 1990’larda artmaya
başlamıştır. 1990’larda kullanılan toplam enerjinin %1,1’i yenilenebilir enerji
kaynaklarından iken 2000’de bu seviye %1,6’ya çıkmıştır. 2016 yılında ise %6’ya
yükselmiştir. 2018 yılında %7,4 düzeyindeyken, 2019 yılında toplam enerjinin
%8,6’sı yenilenebilir enerjiden oluşmaktadır. 2020 yılında ise bu oranın AB
direktiflerine göre %14 olması beklenmekteydi. Yenilenebilir enerjinin artış
göstermesinde ulaşımda zorunlu biyoyakıt kullanımı da oldukça etkili olmuştur.
Yenilenebilir enerjinin neredeyse dörtte üçü; atık yakma tesislerinde elektrik
ve ısı üretimiyle, biyokütleden elektrik üretimiyle elde edilmektedir. Kullanılan
en yüksek ikinci yenilenebilir enerji kaynağı ise rüzgâr enerjisidir. Wadden
adalarının kuzeyindeki 600 megavatlık açık deniz rüzgâr santralinin
kurulmasıyla yüksek bir artış meydana gelmiştir. Karada rüzgâr enerjisi kurulu
gücü 2016’da 250 mw artarken, güneş enerjisi kurulu gücü 500 mw artarak rekora
ulaşmıştır. Bu artışların sebebi ise Sürdürülebilir Enerji Üretim Teşviki ile
sübvanse edilen projelerden kaynaklanmaktadır. 2019 yılında, Hollanda’da
yenilenebilir enerji tüketimi 2018’e göre %16 oranında artış göstermiştir. Bu
artışlar bahsedildiği üzere en fazla biyokütle yakılması, rüzgar ve güneş
enerjilerinden oluşmaktadır.
Çatılarda Güneş Panelleri Örneği –
Saadet Gökmen Arşivi
Enerji sektörü için Enerji Anlaşması Hollanda’nın
yenilenebilir enerji hedefleri ve enerji tasarrufu için çok önemlidir.
Yenilenebilir enerji üretimi hükümet tarafından yıllardır teşvik edilmektedir.
2011 yılından beri yürürlükte olan Sürdürülebilir Enerji Üretiminin Teşviki (Stimulation
of Sustainable Energy Production) adında bir teşvik planı yer almaktadır. Bir
sübvansiyon sistemi olan bu teşvik; sanayi, tarım, kuruluşlar, yapılı çevre,
elektrik ve iletişim alanları için tasarlanmıştır. Yenilenebilir enerjinin
artırılması ve CO2 azaltılması için teşvikler sağlamaktadır.
Sürdürülebilir enerji için farklı teşvikler sunulmaktadır. Yenilenebilir Enerji Hibe Programı (SDE+) jeotermal ısı ve güneş parkları gibi büyük projeler için kullanılmaktadır. Üretim ve depolamayı birleştiren akıllı şebekelerle birlikte akıllı teknolojilerin yer aldığı yenilenebilir enerji hibeleri verilmektedir. Enerji verimli, çevre dostu teknoloji için Enerji Yatırım Vergi Kredisi verilmektedir. Isı pompaları, güneş enerjili su ısıtma yöntemleri, biyokütle kazanları için yatırım hibeleri (ISDE) uygulanmaktadır. Yeni teknolojiler geliştirerek enerji verimliliği ve üretimine yapılan yatırımlar artmakla beraber ulusal anlamda da rekabeti artırmaya devam etmektedir. Elektrikli araçlar ve nötr binalar gibi teknolojiler geliştiren şirketlerde desteklenmektedir.
Elektrikli Araç Park Yeri – Saadet
Gökmen Arşivi
Güneş enerji santrallerinde bir örnek olan ve Zwolle kentinde
göle inşa edilen tesis, kentin enerji ihtiyacının %6’sını karşılayacak
kapasiteye, ileri teknolojiye ve kendine özgü tasarımına sahiptir. 73 bin güneş
paneli, 13 trafo ile ileri teknolojiyi kullanarak kesintisiz enerji
üretmektedir. Yüz ölçümü küçük ve nüfus yoğunluğu fazla olan Hollanda gibi
ülkelerde işe yaramayan alanları işlevsel anlamda kullanabilmek adına da
atılmış bir adımdır. Rüzgâr enerjisi konusunda da iki büyük ölçekli rüzgar
çiftlikleri yenilenmektedir.
Görsel Kaynağı: https://tr.euronews.com
2018 yılı itibarıyla ise enerjideki dağılım şu şekildedir: %42
doğalgaz, %37 petrol, %11 kömür, %5 biyokütle ve kalan %5 güneş, rüzgar,
hidroelektrik, jeotermal ve nükleer kaynakları arasındadır.
Hollanda giderek daha fazla enerji kullanmaktadır. Ulaşım ve ısınma
için alternatif enerji kaynaklarına ihtiyacı vardır çünkü gaz rezervleri
tükenmektedir. Doğal gaza bağlı bir ülke olan Hollanda’da doğal gazın işgal
ettiği konumu alabilecek yeni enerji sistemi henüz yoktur. Merkezi hükümet
sürdürülebilir enerji üretimini artırmak ve enerjinin tasarrufu için adımlar
atarken, rüzgâr ve güneş enerjisinden elde edilen verimler de artmaktadır. Şu
an için hedeflenen doğal gaz ve petrol kullanımının aşamalı olarak durdurulması
ile diğer kaynakların kullanımının artırılmasında bir denge kurulmasıdır.
Hollanda ayrıca sera gazı emisyonlarını da 2050 yılına kadar sıfıra indirmek
istemektedir. CO2 emisyonlarının 1990 yılına göre %80-95 oranında düşük olması
beklenmektedir. 2023 yılına kadar ise kullanılan tüm enerjinin %16’sını sürdürülebilir
hale getirmeyi planlamaktadır. 2050 yılına kadar ise %100 sürdürülebilir enerji
kullanmayı hedeflemektedir.
https://investinholland.com/why-invest/infrastructure/
https://www.ams-ix.net/ams
https://www.government.nl/topics/ict/ict-and-economy
https://www.nationsencyclopedia.com/economies/Europe/The-Netherlands-INFRASTRUCTURE-POWER-AND-COMMUNICATIONS.html
https://unfccc.int/files/national_reports/annex_i_natcom/submitted_natcom/application/pdf/seventh_netherlands_national_communication_under_the_unfccc.pdf
https://ticaret.gov.tr/blog/ulkelerden-ticari-haberler/hollanda/hollandada-yenilenebilir-enerji-kullanimi-16-artti
https://hivepower.tech/renewable-energy-in-the-netherlands-what-you-should-know/
https://tr.euronews.com/next/2021/06/07/gunes-enerjisi-santrallerinde-hollanda-ornegi-hem-mekandan-hem-maliyetten-tasarruf
https://nlnet.nl/project/digitalmainport/DriverForTheOnlineEcosystem.pdf
Yorumlar
Yorum Gönder